TOROSLARDA BAL BOZUMU
Hürses
Toroslar'ın zirvesinde arı yetiştiriciliği yapan arıcılarda bal hasadı heyecanı yaşanıyor. Arı kovanlarından bol miktarda bal damlaması akması üreticilerin yüzünü güldürüyor.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğüne bağlı Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Davut Keleş, bu yıl kış aylarının karlı, yağmurlu ve serin geçmesinin ardından bin bir renkli çiçeklerden arıların aldığı polen ve balözü sayesinde bu yıl Toroslardaki arıcılar için hasadın bol olacağını söyledi.
2 bin 200 metre yükseklikteki Toros dağlarının eteklerinde hasadına başlanılan bal peteklerinden bal damladığını, geçen yıllara oranla rekoltenin 2 katı yüksek olmasını beklediklerini belirtti.
Dr. Keleş, Mersin'in Erdemli ilçesine bağlı Musa Bozuldu yaylasında Enstitü bünyesindeki arıcılık ve arı araştırmaları faaliyetlerini inceleyerek gazetecilere bal hasadı ve arıcılık faaliyetleri ile ilgili bilgi verdi.
Alata Enstitü Müdürlüğü Arıcılık Bölümü Başkanı Hamza Başaran başkanlığındaki ekiplerin Toroslar'ın zirvesine 250 adet üretim amaçlı, 75 adet de AR-GE çalışması amacıyla arı çıkartıldığını buradan elde edilen bilgi; üretim esnasında oluşan tecrübe araştırmalar arıcılık faaliyeti yapan kurum kuruluş ve diğer arıcılar ile paylaşıldığını belirtti.
Ana arı ve arı yetiştiriciliği, kaliteli bal üretimi konusunda Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğünün Akdeniz'deki Mersin, Adana, Osmaniye, Hatay, Antalya, Burdur, Isparta, Karaman ve Kahramanmaraş gibi illerden sorumlu olduğunu belirten Keleş şunları söyledi:
''Enstitü olarak amacımız, bölgemiz için daha verimli daha kaliteli bal verimi yüksek, hastalıklara dayanıklı arı tür/çeşitleri geliştirmektir. Enstitümüz bünyesindeki arıcılık bölümü sadece sağlıklı arı ya da kaliteli bal üretimi yapmıyor aynı zamanda arıcıların kullanabileceği kovan türleri hakkında da araştırmalar yapıyor, araştırma sonuçlarını da rapor, teknik toplantı, arıcı eğitimleri, yayın vb. şekillerde tüm arıcılarla paylaşıyor.''
Bu yıl iklim şartlarının uygun gitmesi sonucu Toroslar'da uzun süre kar kaldığını belirten Keleş, ''Bu yıl çiçek ve flora çok zengindi. Bundan dolayı da bal verimi geçmiş yıllara oranla 2 katı yüksek. Bu da üreticiler ve tüketiciler açısından oldukça iyi. Ümit ediyoruz ki burada yapılan çalışmalar Türk arıcılığına faydalı olur. Çünkü arıcılıkla uğraşan kesim en alt gelir grubudur. Bundan dolayı burada yapacağımız en ufak iyileştirme bizim için çok önemlidir. Arıcılarımız için yeni sezonda bol ürün elde etmelerini diliyoruz'' dedi.
Özel sistemle bal
sağımı yapılıyor
Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Arıcılık Bölümü Başkanı
Ziraat Mühendisi Hamza Başaran ise Erdemli ilçesine bağlı Musa Bozuldu Yaylası
Yuva Kuyu mevkiinde 2 bin 200 rakımda 250 bal üretim kolonisinden bal sağımı
yapıldığını belirterek, "Dönem itibariyle bal hasadından dolayı tatlı bir
heyecan yaşıyoruz. Geçen 5 yıla oranla bu yıl 2 katı daha fazla bal alacağımızı
bekliyoruz. Normalde bir kovandan 16 kilo bal alınırken bu yıl 30-35 kiloya
çıktı. Bir yıl boyunca verdiğimiz emeklerin karşılığını bal sağımını
gerçekleştirince alıyoruz. Peteklerden bal sağmaya başladığımızda tüm yılın
yorgunluğunu hem unutuyor hem de tatlı bir huzurunu yaşıyoruz" dedi.
Her yıl bal sağımını mekanik sistemle yaptıklarını ancak bu yıl daha pratik
sistem kurarak üretim yaptıklarını vurgulayan Başaran, şöyle konuştu:
"Bu yıl Toroslar'ın zirvesine güneş enerjili solar sistemi kurarak enerji ürettik. Motorlu devirli süzme makinesinde bal sağılıyor. Bu sistem arıcılık için bir devrim ve iyi bir hamle sayılabilecek sistem. Peteklerdeki balları sağımda bize zaman tasarrufu sağlıyor ve hız kazandırıyor. Eskiden 10-15 gün süren bal sağımları şimdi 3-4 günde tamamlanıyor. Bu yıl bal tüketicilerine daha sağlıklı ve kaliteli bal üretmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Toroslar'da bal sağım heyecanı yaşıyoruz."
-Bilimsel çalışmalar yapılıyor-
Türkiye'de sadece Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü bünyesinde 2 yıl sürecek olan ve TAGEM destekli ''Farklı kovanlarda arı yetiştiriciliği'' başlığı altında proje çalışması yürüttüklerini ifade eden Başaran, çalışmaları ahşap, strafor ve plastikten oluşan kovanlarda yürüttüklerini kaydetti.
Yürüttükleri çalışmanın 2 yıl süreceğini ve bu çalışmada arı gelişimi, bal hasadı, arıların hastalık ve zararlıya direnci, hırçınlığı ve kışlama kabiliyetlerini araştırdıklarını belirten Başaran, ''İki yıllık çalışma tamamlandığında sonuç raporu hazırlanacak ve bu bilgiler tüm arıcılar ile paylaşılacak'' şeklinde konuştu.
