AVUKAT SELMA İBAR:
KADINA DAHA ÇOK DEĞER VERİLMELİ
Mersin Barosu Kadın ve Çocuk Hakları Merkezi Erdemli Temsilcisi Avukat SeDeğma İbar, ''8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'' münasebeti ile erkek meslektaşlarının da katılımı ile Erdemli Adliyesi ek binada basın açıklaması yaptı.
İbar açıklamasında, ''Açıkça itiraf etmeliyiz ki, Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutlamayı hedeflediğimiz bu günde, güzel şeylerden bahsetmeyi ne çok isterdik.
"Dünya Emekçi Kadınlar Günü" diyoruz. Cevabı mâlûm soruları sormaktan utanarak soralım öyleyse: mevcut sistem emeğe, "Emekçi Kadın"a ne kadar değer veriyor? Neredeyse her gün gözümüzün önünde yaşanan,Kadına yönelik tacizlere, tecavüzlere, cinayetlere ve şiddete karşı ne kadar önlem alıyor, kaç Kadını, kaç genç kızımızı koruyabiliyoruz? Yürürlüğe giren Kanunlar, Yönetmelikler, Uluslar Arası Sözleşmeler ne kadar yeterli oluyor? Kaç Kadın, Kaç Genç Kız, Haklarını biliyor, bildiği haklarının ne kadarını kullanabiliyor? Kanun Koyucular, Kanunları ne kadar doğru uyguluyor?'' dedi.
Her yıl, bu tür etkinlikler kapsamında yapılan Panellerde, Basın açıklamalarında veya Türkiye İstatistik Kurumu, Çeşitli Kadın Kuruluş ve dernekleri değişkenlik gösteren istatistikler yayınlar ve çözüm önerileri sunarlardiyen İbar, ''Sunulan bu çözüm önerileri, niyet ve akıbet arasındaki çelişkinin giderilememesi, gerekli tedbir ve önlemlerin tam manası ile alınamaması nedeni ile, kâğıt üzerinde ve lafta kalır, olan yine genç kızlarımıza, kadınlarımıza olur.
O nedenle, etkinlikler dahilinde düzenlenecek panel, açık oturum vs. toplantılarda, , bu çözümlerin kâğıt üzerinde ve lafta kalmaması adına nelerin yapılacağının, yapılması gerektiğinin konuşulmasını talep ediyoruz bu kurum ve kuruluşlardan'' diye konuştu.
Mersin Barosu Kadın ve Çocuk Hakları merkezlerimiz, tüm bu sorunların çözümünde eğitimin çok önemli olduğunun bilincinde olarak, çeşitli okullarda, derneklerde, Kadın Ceza Evlerinde, fabrikalarda, hatta, imkanlar dahilinde ev hanımlarına haklarını anlatmaya yönelik eğitimler düzenlemiş, el ilanları, broşürler dağıttığını anımsatan Selma İbar, açıklamasını şöyle sürdürdü:
''Bu çalışmalarımıza yönelik emeklerimizin meyvelerini vereceği günlerin yakında olduğunun umudunu taşıyoruz yüreğimizde. Ancak ne var ki, Kadına tarihsel süreç içerisinde benimsetilen "öğretilmiş çaresizlik" kadının yeterince örgütlenmemesine sebep olmuştur. Şöyle ki;
Tecrübelerimize dayanarak, ilginç bir bilgi vermek isterim sizlere. Yaşanan facialara karşı tepki gösterilmesi adına başlatılan girişimlere en çok ta kadınların karşı çıktığını, "aranmıştır o aranmıştır, kimse kimseye durduk yerde zarar vermez" diyenlerin büyük bir kısmının kadınlardan oluştuğunu,kadınların sessizliğini fırsat bilen mevcut sistemin başındaki erkeklerin bunları dile getirme cesaretini gösterdiğini biliyor muydunuz?
Açıklamamıza Son verirken unutulmaması gereken şu sözü bir kez de biz hatırlatalım istiyorum: "Hak Verilmez, alınır".
Yaşanan cinayetlerin, intiharların, taciz ve tecavüzlerin sorumluları kimi zaman bir matematik öğretmeninde, kimi zaman bir şoförde, kimi zaman bir öğretim görevlisinde, kimi zaman da bir akıl hastasında vücut bulan sistem bozukluğu ve yobaz zihniyettir açıklamalarına yer veren Selma İbar sözlerini şöyle tamamladı:
''Bizler, Mersin Barosu ve Baro Bünyesinde çalışmalarını sürdüren Kadın ve Çocuk Hakları Merkezi adına huzurunuzda söz veriyoruz.
Kadını "Cinsel obje" olarak gören zihniyetten, Çocuk gelinler yaratan tacize, tecavüzü meşru kılan gericilikten, Kadının eğitim Hakkına göz diken, erkeğe köle yapmaya çalışanlardan, Kadının yaşam Hakkını elinden alan, şiddeti kadına reva gören ahlaksızlıktan Kanun ve Adalet önünde hesap soracak, Cansellerin, Özgecanların, Gizem Akdenizlerin ve buradan adını sayamadığımız tüm kadın ve genç kızların gençliğini çalan bozuk karanlığı, komisyonlarımızda canla başla çalışan tüm gençlerin gençlik ateşi ile boğacağız.''
